SAVAŞ NEDİR, NE DEĞİLDİR?

Prusyalı askeri uzman General Carl von Clausewitz, “Savaş, siyasetin başka araçlarla sürdürülmesidir.” derken, siyasetin en sert ve kanlı biçimini tarif etmişti. “Barış ise hem savaşın karşıtı hem de onun bir devamıdır…” ifadeleriyle devam eder. Bir sonraki paragrafta ise “Barış, tıpkı savaş gibi siyasetin bir biçimidir. Savaş, siyasetin kanlı yüzüyken barış, siyasetin yumuşak ve gülen yüzüdür.”…

Read Article

KALBİMİZ, SIRRI SÜREYYA, NAZIM HİKMET, ANGİNA PEKTORİS

Biz doktorlar, steteskop (kalp dinleme aleti) olmadığında, acil durumlarda kalbi çıplak kulağımızı hastanın göğsüne dayayarak dinlediğimiz olmuştur. Kalbin kulakçıkları ve odacıklarından kanın akışı sırasında çıkan sesler dikkatle ayırt edilmeye çalışılır. Klasik inanışa göre, havadan saflaştırılmış yaşam ruhu olan “pneuma”, kalbe giden kanla akciğerlerde karışırdı. Bu kan akciğerlerden kalbe dönerken, kalp kapakçıkları geri dönüşü önleyen bir…

Read Article

İÇ KULAK: VERTİGO

Antik çağ filozof ve tarihçisi Theophrastus (M.Ö. 371), Midilli doğumlu, Atina’da yaşamış, bitkiler üzerine yaptığı çalışmalarla tanınır. De Causis Plantarum adlı eserinde şöyle der: “Burgaç (girdap), birlikte olması gerekirken ağır olanla hafif olanı birbirinden ayırdığı için… Öne eğilmek de aynı nedenle, ağır olanla hafif olanı birbirinden ayırdığı için baş dönmesine neden olur.” Ben motosiklet kullanırım.…

Read Article

AKCİĞER

Acil servislerde, bilinci kapalı bir hasta geldiğinde doktorların ilk baktığı yer hastanın gözleridir. Tuttuğumuz ışığa karşı refleks vermeyen boş bakışlar ve “pupilla” denilen göz bebeğinde küçülme görülür. Nabız atışı hissedilemez. En önemlisi ise, solunum hareketleri ve solunum sesleri en az bir dakika boyunca dinlenir. Bu sesler duyulmadığında, hastanın ölmüş olduğuna kanaat getirilir. Akciğerler, neredeyse tamamen…

Read Article